Efenim merhabalar...Bir süredir süre gelen sessizliği ufaktan kırma faliyetlerim başlıyor.
Gittim, balayımı yaptım, evli bir adam olarak geldim, evdeki kablosuz internet sorun çıkartmayı bırakırsa hanımla beraber gayet internetli bir çift olacağız tekrardan.
Bu yazıya gelince, 10 gündür aklımda sıkı sıkı sakladığım bir konuyu kusmak istedim buradan arkadaşlar. Magazinler sayesinde pek çoğumuz geçtiğimiz hafta sivil havacılık üzerine bir ders aldı, malumunuz tuhaf tartışmalar diyarı memleketimde gene anlamsız bir diyalog yaşandı ve çok acayip bir şekilde, durduk yere "sivil havacılık" terimi ortaya atıldı. Ben de hazır millet bu kadar duyarlı iken sivil havacılığa, konuya bambaşka bir yerden değineyim istedim.
Efenim biz 12 Ekim tarihinde bizi buradan alıp güneye uçuracak sayın atlas jet'in 16:40 uçuşuna biletli olmanın kıvancıyla yola çıktık. Havaalanı sapağına geldiğimizde ise daha önce şahit olmadığım bir araç trafiği ile burun burua geldik. Neymiş efenim, Autoshow varmış, bir de üstüne Mamma Mia! gösterisi varmış, biraz kalabalıkmış. (
Autoshow ile ilgili de bir ara başka bir haber yazacam buraya) Biz trafikte geçen 1,5 saatin sonunda yetiememe ihtimalimiz olduğunu anladık ve sayın atlas jet'e bir telefon açtım. Şimdi uzun uzun yazmayacam, özet olarak diyaloğu yazayım ki tekrar sinir basmasın beni:
- Merhaba bizim biletimiz var, ama burada yollar böyle böyle, geliyoruz ama, uçağı bekletebilir miyiz, bakın balayına çıkıyoruz da?
- Mümkün değil beyefendi sistem izin vermez.
- Tamam o zaman ben gelmeye çalışayım ama yarım saat önceden kapamasanız, biletim falan var inip koşalım
- Zaten 40 dakika kalmış, mümkün değil efendim sistem izin vermez
- Tamam bir sonraki uçak kaçta? Ve iki kişilik yer var mı?
- 19:00'da, yer var.
- Tamam rezerve yapabilir miyiz alandan alayım?
- Mümkün değil beyefendi sistem izin vermez, aynı gün rez yapamıyoruz almanız lazım
- Hay sizin...Tamam alayım buradan
- Mümkün değil beyefendi sistem şu anda satış yapamıyor
- Sizin sisteminizin içine sıçayım ben! (Çat!)
...
Bir sinirle cepten internete girilir, diğer uçaklara bakılır, THY'de bulunduğu görülür biletin. THY aranır, bilet alınması için işlem yapılırken;
- hat kesilir
- tekrar aranır, kredi kartından para çekilirken hat kesilir
- tekrar aranır işlem baştan yapılır, ama kart limit yetersiz der
- allah allah denerek banka aranır, banka der ki THY para çekmek istemiş, açık provizyonda duruyor, banka onay vermiş
- THY geri aranır, denir ki kardeşim böyle böyle, denir ki aaa pardon, ama bugün pazar, muhasebe çalışmıyor, yarın yada en geç 2 iş günü içerisinde paranız hesabınıza yatar
- Tamam rez. yapırayım denir, aynı hikaye, rez. yapmazlar, telefonda bağırılıp çağırılır, bağırmanız sebebiyle rez yapılır.
- Gidip alanda bilet alınır, ve geçen Pazar yapılan bu işlemin, kredi kartına bekleyen tutarı, bu Cuma, THY çağrı merkezini 5. arayışta, bağırıp çağırıp oradaki Yasemin isimli bir bayana kabus olmamla hesabıma geri ödenir...
12 Ekim Pazar günü alanda kopan kavganın haddi hesabı yoktu, dakikalarla, saniyelerle uçağı kaçıranlar. Kendi insanı için beklemeyen ama devlet büyüğü ya da meşhuru için tekerleğini kıpırdatmayan şirketlerdi bunlar.
THY ve Atlas burada konu olan 2 tanesi, sanılmasın ki diğerleri muhteşem...
Onur air ile rahat yolculuk etmek isterseniz, yani benim gibi uzun iseniz, ortadaki acil çıkış kısmında oturmak için bilet alırken ekstradan para vermeniz gerekiyor.(Miktarı hiç önemli değil, çok acayip bir durum) Ayrıca havada yiyip içtiğiniz her şeyi satın alıyorsunuz. İkram yok anlayacağınız.
Aynı satış durumu Pegasus'da da var, ikram yok, parana geçer sözün.
Yani,
THY'dan kredi kartı ile işlem yapmayın, yaparsanız boğas pastili alın.(Benim bağırmaktan sesim kısıldı)
Atlas Jet zamanında götürüyor, nefis servisi, cep uçağı kılıklı Bombardier'leri ve yeni hostes kıyafetleri gibi bir takım yenileşme, kalite kaygılarına karşın olay birebir servis kalitesine gelince gene sıçıyor. Kabahat onların değil aslında, "Sistem buna müsade etmiyor"
Onur Air'e karşı adı sebebiyle bir sempatim var ancak kendileri tercih edilmeyecek havayolu şirketi olabilmek adına elinden geleni yapıyor.
Pegasus ile çok işim olmuyor, hava atmaktan uçmaya fırsatları kalmıyor onu biliyorum sadece.
Yaşasın sivil havacılık değil mi...
İlla bağırıp çağırmak gerekiyor değil mi...
Saygı parayla alınıyor değil mi...
Ondan sonra sivil havacılığı tartışmak kimlere kalıyor diye şaşırıyoruz ha?
Hadi oradan canım...